İnsanlar okudukça öğrenir, bilgi sahibi olur ve böylece hayatı sorgulamaya başlar.
Her bilim adamının bir buluş yapmadan önce kafalarında bir sorun vardır ve bu soruna bir çözüm üretmeye çalışırlar. Sorundan yola çıkarak çözüme ulaşırlar. Felsefede de durum böyledir. Önce, insanın kafasında bir soru işareti belirir. Bu soru işaretini giderebilmek için çözüm yolu ararlar. Sonuç olarak uzun bir arayışa girerler. Çünkü doğruya ulaşmak kolay değildir. Farzedelim ki bu soru işareti kişinin kafasına takılmasaydı. O zaman nasıl bu uzun yola koyulabilirdi? Nasıl, bir arayış içerisinde bulabilirdi kendini? Yola koyulamaz, olduğu yerde kalırdı. Çünkü çözümden çok sorun önemlidir. Eğer sorun yoksa çözüm de yoktur. Bu soru işaretleri daha çok bilgili insanların kafasında yer alır. Bilgili kişiler zekalarının derinliklerine inmeye çalışır ve böylelikle huzur dolu bir yola çıkmış olurlar.
Sorular sormak, bu sorulara çözüm yolları aramak insanları doğruyu bulma yoluna sürükler. Zekalarının derinliklerine inmelerine yardımcı olur.
0 yorum:
Yorum Gönder